Yaşlanmaya bağlı etkilerin vücutta en çok hissedildiği bölge belki de cilttir. Ciltte yaşlanmaya bağlı etkiler sanılanın aksine ileri yaşlarda değil 20’li yaşlardan itibaren görülmeye başlar. Zamanla cildin bütünlüğünü ve yapısını koruyan kolajenin üretimi yavaşlar ve cilt elastikiyetini kaybeder. Ciltte yaşlanmaya bağlı etkileri geciktirmek ve cildin yenilenme sürecini desteklemek için uygulanan çeşitli yöntemler vardır. Son yıllarda en çok kullanılan cilt gençleştirme ve yenileme uygulamalarından bir tanesi de dermapen yöntemidir. Dermapen ya da bir diğer adıyla mikro iğneleme yöntemi cildin kendisini onarım mekanizmasını uyarmak için yapılan bir işlemdir.
Dermapen uygulaması küçük iğneler yardımıyla yapılan minimal invaziv bir işlemdir. Yaşlanmaya bağlı kırışıklıklar, cilt lekeleri, sivilce izleri gibi cilt problemlerinde etkili sonuçlar veren dermapen işlemi sonunda cilt kaybettiği nemi geri kazanır, daha canlı ve pürüzsüz bir hale gelir.
Dermapen Ne İşe Yarar?
Dermapen, ciltte kolajen üretimini destekleyerek ciltteki pek çok farklı sorununun giderilmesine yardımcı olur. Mikro iğnelemenin kullanıldığı bazı cilt problemleri şu şekilde sıralanabilir:
- Ciltte elastikiyet kaybı
- Sivilce izleri
- Güneş lekeleri
- Cilt renginde değişiklikler
- Geniş gözenekler
- İnce çizgiler ve kırışıklıklar
- Kuru cilt
- Doğum sonrası veya kilo değişikliklerinden sonra oluşan çatlaklar
- Yara ve yanık izleri
- Göz çevresindeki morluklar ve göz altı torbaları
- Aşırı terleme
- Siyah noktaların giderilmesi
- Saçkıran gibi hastalığa bağlı saç dökülmesi
- Dekolte bölgesinde sarkma
Bunlar gibi pek çok cilt sorununun çözümünde dermapen uygulamasından faydalanılır.
